Universum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Universum

Rol oyunu yeniden yazılıyor.
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Sweliné

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Sweliné
Shaman
Shaman



Mesaj Sayısı : 2
Kayıt tarihi : 05/06/09

Sweliné Empty
MesajKonu: Sweliné   Sweliné Icon_minitimeCuma Haz. 05, 2009 12:46 pm

Karakterin;;
İsmi: Sweliné
Soyismi: Nydeln
Yaşı: Yirmi üç
Uyruğu: Fransa
Irkı: Shaman
Karakter Özellikleri: ‘Uysal olmam beni insanlara akın kılıyor, bunun dışında asosyal bir kişilik olduğum söylenebilir.’ Sweliné zekâsı ve sevimliliği ile insanları kendine hayran bırakabilecek sayılı insanlardandır. Güler yüzlü oluşu, içten davranışı sayesinde çevresi tarafından sevilirken fikirleri, düşünceleri ile çoğu zaman şaşırtır ve takdir edilir. Yalan söylemek, pek beceremediği bir şeydir. Söylediği bir yalan varsa bil uzun bir süre aklında tutamaz. Bu nedenle, güvenilir olduğu söylenebilir. ‘İyi olmak içten gelir.’ İyi olmak gerçekten de onun içinden gelen bir şeydi. Yardım etmek onu mutlu ediyordu. Belki de bu yüzden çevresindekiler ona ‘angé’ lakabını takmıştı. Buna rağmen insanlara pek güvenmez, kendi işini kendi yapmayı tercih ederdi. On göre kişinin kendi bildiği en iyisiydi. Ucunda bir başkasını suçlamak yoktu, ne de olsa kendi düşen ağlamazdı. Asla keşke deme taraftarı değildi Sweliné, ‘keşke’ demek ‘iyi ki’ demeyi engelleyen birinci unsurdu çünkü. Bu kullandığı her söze bu denli dikkat ederdi.
Örnek Rol Oyunu:
Elleri titriyordu Sintie'nin, yine kriz zamanı gelmişti. Ne zaman hava biraz ısınsa Sintie eridiğini, kaybolduğunu hissederdi. Boğazı düğümlenirdi bazen de. Bu konuda birine danışmak akıllı bir seçim olacaktı. Yatakhane sessiz ve sakindi. Sabah dersi olmadığı için Sintie geceliği ile şekerleme yapmıştı. Buraya erkeklerin giremiyor olmazı daha da zevkli kılıyordu durumu. " Düşünsene! O sahtekarların hiçbiri yok! " Yüzünde beliren muzip gülümseme onun tatlılığını yok etmeye yetmemişti. Bu düşünceyi kafasından silip başa dönmeye çalıştı. Ne düşünüyordu? " Ah evet, erkekler tabii ki! " Aynı edayla yatakhanede salınırken aklına öğleden sonraki ders geliverdi birden. Ders programına bir kez bakması yetmişti. Derslerin çoğunu hatırlayabiliyordu. Ellerinin titremesi azalmıştı, bu iyiydi. Şimdi üstünü değiştirmeli, adam akıllı bir kıyafet geçirmeliydi vücuduna. Dolabına şöyle bir baktı. Ne giyebilirdi ki? Mavi elbisesini geldiği ilk gün giymişti. Krem rengi olanını da tüm lise biliyordu zaten. " Bu kadar ayrıntıya takılma kızım ya! " Doğru diyordu içindeki, herhangi birini giyip çıkmalıydı. " Yoksa kendini birilerine mi beğendireceksin? " Bu saçmalıktı! Bu konuda elbiselere gücenmezdi zaten. İçindeki sese susmasını söylerken. Elini başına götürdü. Ardından bordo rengi bir gömlek ve altına pileli siyah-kırmızılı bir etek seçti. Aynanın karşısında üstüne denerken bir yandan da söyleniyordu. " Umarım Bayan Sollemnia'nın da hoşuna gider? " Bu konu onu sandığı kadar ilgilendirmiyordu. Yine de omuz silkip seçtiklerini üstüne geçirmeye başladı. Saçları yine açıktı, yalnız ufak bir ayrıntı vardı. Saçlarının kıvrılan yerine minik bir kurdela bağlamıştı. İşte şimdi hazırdı.

Koridorda sessizce ilerliyordu. Buna yılan sessizliği denebilirdi. Av arıyormuşçasına etrafına bakınıyordu. Bu böyle olmayacaktı. En iyisi yere bakıp adam gibi yürümekti. Düşündüğü gibi yapmaya çalıştı. Bir süre sonra bu formülün işe yaradığını test edip onaylamış oldu. Gökyüzü Lisesi'nin koridorları oldukça genişti. Bu da pek çok öğrencinin bu okula nasıl sığdığını açıklıyordu. Duvarlar bomboş, hayalet misali esrarengiz duruyordu. neden böyleydi, bir bordür de mi geçememişlerdi duvarlara? " Hep bu müdürün işi işte. Ruh gibi gelip ruh gibi gideceğiz. " Sıkıntılı bir tavırla FizyoMat dersliğinin kapısının önünde belirdi. Şu lanet sessizlikten kurtulmak istercesine kapıyı gıcırdatarak açtı. Bayan Sollemnia'yı saatine bakarken yakalamıştı. İçinden ona " Merak etmeyin Bayan Sollemnia, daha 3 dakika var. " demek geçiyordu. Tabii bunu dedikten sonra Ceza Odasına kalacağını da adı gibi biliyordu. Başıyla selam verip umarsızca boş sıralardan birine geçti. Sınıfta kendisi gibi pek çok birinci sınıf vardı. " Yani çömezler? " Sintie şimdilik çömezliği kabul edebilirdi. Ama ilk fırsatta bunu değiştirecekti.

Sintie'nin Bayan Sollemnia'yı nereden tanıdığına gelince. Buna okul dedikoduları da dahil pek çok söylenti. İster istemez kulağınıza gelirdi bu tür şeyler. Herkes Bayan Sollemnia'nın kullandığı parfümün markasını bilirken Sintie geri kalır mıydı acaba? Bulanık bakan gri gözleri yüzünün en önemli kısmıydı. Birkaç kişinin dönüp ona bakması bunu destekler cinstendi. Bir an Bayan Sollemnia'nın elini kaldırmasına şaşırmıştı. Ne yapıyordu bu kadın? Yanıtını almak uzun sürmemişti, kulakları çınlatan bir şaklama sesiyle tüm sınıf panik olmuştu. Sintie bir an içinin cızlamasıyla birlikte vücut dengesinin değiştiğini hissetmişti. Derisine giden kan kesilmiş, yön değiştirmiş gibiydi. Bu da ne demekti? Bayan Sollemnia hiddetli bakışlarıyla ortalığı kasıp kavururken pusmuş öğrenciler ne yapacağını bilemez haldeydi. Sintie ise ne düşüneceğini şaşırmıştı, en iyisi yorum yapmamaktı. Cebinden uçlu kalemini ve dörde katlanmış kalemini çıkartırken Bayan Sollemnia kendini tanıtma faslına geçmişti.

Sayıların zorluğundan bahsettikçe Sintie tepkisiz bir şekilde dinliyordu. İlk başta neyden bahsettiğini pek anlamasa da şimdi zihni açılmıştı. Sayılar evrende var olmayan şeylerdi aslında. Sintie şu ana kadar 2 rakamına hiçbir yerde -fiziksel olarak- rastlamamıştı. Ama onların bir anlam taşıması mantıklıydı. Ne de olsa birileri bunu çıkarmış, bize kabul ettirmişti. Bayan Sollemnia serviste karşılaştığı o kızın yanına gidip elindekileri dikkatle incelemişti. Sintie çarpık gülümsemesiyle muzip bir bakış attı ikisine de. " Bayan Sollemnia, o hastalıklıya yaklaşmasanız iyi edersiniz. Baksanıza eldiven takıyor resmen! " Müthiş rahatlama duygusunun içinde saklı kalmasına karar verdi. Bu ders kimseye bulaşmayacaktı. En azından uslu kız gibi davranması gerekiyordu. Dudak büküp Bayan Sollemnia'nın ders işleyişini takip etti. Bir süre sonra o anlatırken uclu kaleminin ucunu kağıdına sürtmeye başladı.

~Bir Sayısı İle ilgili Bilmem Gerekenler~
+ Tanrı'yı ifade ettiği rivayet edilir.
+ Bunu anlamak için rakamı kendisiyle çarparız. Kendisini verdiğinden ona "Mutlak yaratıcı" diyebiliriz.
+ Hangi sayıyla biri çarparsak sonuç çarptığımız sayı olacaktır. O halde her işte Tanrı'nın parmağı vardır.
+ Bir sayısını hangi sayıyla toplarsak, onun bir fazlasına ulaşırız. Bu da Tanrı'nın kul işleriyle bizzat ilgilendiğini gösterir.
+ Birin bütün kuvvetleri kendisini verir. Burdan çıkartacağımız sonuç da Tanrı'nın en üstün olduğudur.


Son kelimeyi yazarken ucu kırlımıştı. " Demiştim sana ince uç kullanma diye! " Kalemin arkasına basarken içinde ucun olmasına sevinmişti. Habire uca para veriyordu. Bayan Sollemnia oturup dinlenirken o da etrafına bakınıp durmuştu bir müddet. Bu rakamların hepsini tek tek işlerlerse dönemin sonu gelmezdi. Arkadan kurdela ile tutturulmuş saçını saç tarafına aldı. Aslında o kurdelanın hala açılmamış olmasına şaşıyordu. Hiç alışık olmadığı zil sesini duyduğunda sanki aşinaymışcasına kalktı sırasından. Sınıftan son çıkanların arasında kaybolup gidivermişti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Arbitrator
Admin
Arbitrator


Mesaj Sayısı : 39
Kayıt tarihi : 03/06/09

Sweliné Empty
MesajKonu: Geri: Sweliné   Sweliné Icon_minitimeCuma Haz. 05, 2009 12:52 pm

Onaylandı.*
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://universum.yetkinforum.com
 
Sweliné
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Universum :: Yeni Bir Dünya :: Rp'ye Giriş :: Karakter Yaratma, Alımlar-
Buraya geçin: